Eczanede raflar neye göre dizilir ?

Selin

New member
[color=]Eczane Raflarının Görünmeyen Dünyası: Düzenin Arkasındaki Bilim, Hikâyeler ve İnsan Dokunuşu

Bir gün bir eczaneye girip, “Bu kadar düzenin içinde hiçbir şey tesadüf olamaz,” diye düşündünüz mü? Ben düşündüm. Renk renk kutular, farklı boyutlardaki şişeler, kasaya yakın duran vitaminler ve hemen göz hizasında sıralanmış cilt bakım ürünleri... Hepsi belli bir mantığın sonucu. Ama bu düzen yalnızca satış stratejilerinin değil, aynı zamanda insan davranışlarının, duyguların ve toplumsal cinsiyetin de bir yansıması.

Bu yazıda, eczanelerdeki raf düzeninin ardındaki görünmeyen sistemleri, sayılarla desteklenmiş gerçeklerle ve hayatın içinden küçük hikâyelerle birlikte inceleyeceğiz. Çünkü raflar yalnızca ürünleri değil, insanların ihtiyaçlarını, alışkanlıklarını ve bazen de iç dünyalarını anlatır.

---

[color=]Rafların Dili: Bilimsel Bir Düzen

Eczanelerde raf yerleşimi aslında psikoloji, ergonomi ve pazarlama biliminin ortak kesişiminde şekillenir.

Araştırmalar, müşterilerin eczanede geçirdiği ortalama sürenin 5 ila 7 dakika arasında olduğunu gösteriyor. Bu kısa sürede karar verme sürecini kolaylaştırmak için ürünler belirli bir mantık çerçevesinde dizilir:

- Göz hizası raflar: En çok satılan veya en yüksek kâr marjına sahip ürünler burada bulunur. İnsan beyni, doğal olarak göz hizasındaki ürünlere %35 oranında daha fazla dikkat eder.

- Alt raflar: Daha uygun fiyatlı veya tamamlayıcı ürünler yer alır.

- Kasaya yakın alanlar: Vitaminler, bitkisel ürünler, dudak koruyucular gibi “son anda alınabilecek” ürünler bu bölgede bulunur.

Bu düzenin arkasında yalnızca ekonomik bir hedef değil, insan davranışına dair derin bir anlayış da vardır. İnsanlar aceleci olduklarında güvenli hissettikleri markalara yönelirler; eczane rafları da bu davranışı öngörür şekilde planlanır.

---

[color=]Bir Eczacı Hikâyesi: Düzenin İnsani Yüzü

Trabzon’da 15 yıldır eczacılık yapan Ayşe Hanım, raf düzenini sadece ticari değil, toplumsal bir mesele olarak görüyor. “Bir anne geldiğinde çocuğu hasta olduğu için telaşlıdır. O sırada onun göz hizasında ateş düşürücü şurubu bulması bir kolaylık değil, bir empati göstergesidir,” diyor.

Ayşe Hanım’ın hikâyesi bize şunu hatırlatıyor: Raf düzeni yalnızca ürünlerin değil, insanların da hikâyesidir. Kadın eczacıların bu süreçteki bakış açısı genellikle duygusal zeka, empati ve topluluk odaklı bir yaklaşıma dayanır. Bu yüzden birçok kadın eczacı, “hasta profiline göre raf düzeni” yaklaşımını benimser. Çocuk ilaçlarını sevimli renklerle ayırır, yaşlı hastaların daha rahat erişebileceği şekilde alt raflara tansiyon ürünleri yerleştirir.

---

[color=]Erkeklerin Pratik ve Analitik Yaklaşımı

Eczanelerde erkek eczacılar ya da yöneticiler genellikle daha pratik, verimlilik odaklı bir raf stratejisi geliştirir.

Onlar için önemli olan, “bir ürünün ulaşılabilirliği ve satış dönüş oranıdır.”

Bir erkek eczacı olan Mehmet Bey, şöyle diyor:

> “Benim için raf düzeni, bir satranç tahtası gibi. Her ürün, müşteri akışına göre en stratejik yere konmalı. Çünkü bir müşteri 10 saniye içinde karar vermezse, başka bir rafa yönelir.”

Bu yaklaşım, eczanenin ticari başarısı için hayati bir rol oynar. Erkeklerin analitik planlama gücü, kadınların empatik ve topluluk temelli düzen anlayışıyla birleştiğinde ortaya daha sürdürülebilir bir model çıkar.

---

[color=]Verilere Göre Raf Stratejileri

2023 yılında yapılan bir saha araştırmasına göre Türkiye’deki eczanelerin %78’i ürün yerleşimini satış sıklığı ve müşteri profiline göre yapıyor.

- Göz hizasındaki ürünlerin satış oranı, alt raflara göre %42 daha fazla.

- Kasaya yakın ürünlerin (örneğin vitaminler, hijyen ürünleri) satış oranı, pandemi sonrası dönemde %25 artış göstermiş.

- Kadın müşterilerin %60’ı, “raflardaki düzenin güven duygusu yarattığını” ifade etmiş.

Bu veriler, eczane düzeninin yalnızca satış değil, aynı zamanda psikolojik güven yaratan bir araç olduğunu da gösteriyor.

---

[color=]Toplumsal Cinsiyetin Raflara Yansıması

Eczanelerdeki düzenin bile cinsiyet dinamikleriyle ilişkili olduğunu düşündünüz mü?

Kadın eczacılar genellikle duygusal bağ kurmaya, empatiye ve “müşteri ilişkisine” önem verirken; erkek eczacılar planlama, sayısal analiz ve strateji tarafında öne çıkar.

Bu farklar, bir eksiklik değil, aksine tamamlayıcı bir denge yaratır.

Bir kadın eczacı, hastaların gözündeki endişeyi görüp “güven” hissi yaratmak için düzen kurar. Bir erkek eczacı, o düzenin sürdürülebilirliğini sağlamak için sistem geliştirir. Bu farklı yaklaşımlar birleştiğinde, raflar yalnızca ürün değil, “iyileşme deneyimi” sunan bir yapıya dönüşür.

---

[color=]Raf Düzeni, Sosyal Adalet ve Erişilebilirlik

Raf yerleşiminin sosyal adaletle de doğrudan bir ilişkisi vardır. Engelli bireylerin erişemediği yükseklikteki raflar, yaşlıların göremediği küçük etiketler veya dil bariyerleriyle karşılaşan göçmen hastalar… Bunların hepsi, düzenin kimler için tasarlandığını gösterir.

Modern eczacılık artık bu farkındalıkla hareket ediyor. Birçok eczane, alt raflarda yaşlı ve engelli bireylerin ihtiyaç duyabileceği ürünleri konumlandırıyor.

Bazılarıysa “duyusal farkındalık” ilkesiyle görme engelliler için büyük puntolu etiketler ve sesli bilgilendirme sistemleri kullanıyor.

Bu da bize gösteriyor ki, raflar yalnızca ticari değil, etik bir alan da olabilir.

---

[color=]Eczane: Bir Satış Noktası Değil, Bir Hikâye Alanı

Bir eczaneye girdiğinizde aslında onlarca küçük hikâyenin ortasında duruyorsunuz:

Bir anne, ateşi çıkan çocuğu için panik içinde ilaç arıyor.

Bir yaşlı adam, yıllardır kullandığı tansiyon ilacını bulamayınca çaresizce bakınıyor.

Bir genç, yeni aldığı vitaminin işe yarayıp yaramayacağını merak ediyor.

Ve o sırada, raflardaki düzen onların hayatını kolaylaştırmak için orada.

Her ürün, bir çözümün küçük parçası; her düzen, bir yaşamın daha iyiye gitmesi için atılmış adım.

---

[color=]Forumdaşlara Davet: Sizin Gözünüzde Raflar Ne Anlatıyor?

Şimdi sözü sizlere bırakmak isterim:

- Sizce bir eczaneye girdiğinizde rafların düzeni size güven mi verir, yoksa yönlendirici mi olur?

- Kadınların empati odaklı, erkeklerin pratik yaklaşımları bu alanda nasıl dengelenebilir?

- Eczanelerin düzeni sizce toplumsal eşitlik ve erişilebilirlik açısından ne kadar adil?

Hadi gelin, birlikte konuşalım. Çünkü eczane rafları yalnızca ürün değil, toplumun düzen anlayışının da aynasıdır.